“Şimdi huzursuzluk çıkarmayayım, en iyisi ses çıkarmayayım, bir şey demeyeyim.” “Bana yalan mı söylüyor? Neden hala mesajıma dönmedi?” “Benden soğudu mu?” “Neden beni beğensin ki? Benden daha iyisini bulabilir.” “Uzun ve ciddi ilişkiler bana göre değil.” “Gerçek beni tanırlarsa insanlar beni terk edebilir.” “Ben insanlarla anlaşamıyorum, bende bir problem mi var?” Bu cümleler tanıdık gelebilir. Kendini yetersiz veya suçlu bulmak, kendini açmaktan korkmak, ilişkiyi sürekli test etmek, zihinde dönen aşırı düşünceler ve işin içinden çıkılamayan analizler, kendini sabote eden birinin yaşadığı sıkıntılardır. Bir yandan ilişki kurmaya, sevgiye, güvende hissetmeye çok yoğun bir ihtiyaç duyarken bir yandan da bunlardan korkmak gerçekten çok yorucu olabilir. İlişkiler, güvende hissettirmesi gereken, bize iyi gelmesi gereken bir şey iken, kendini sabote eden biri için ilişki derinlendikçe zihninde ve sinir sisteminde güvensizlik sinyalleri çalmaya başlar.
Neden ilişkinin derinleşmesi bazı insanlar için tehlike olarak algılanır?
Küçük bir çocuk düşünün. Bu çocuk hayatında sürekli olarak sevilmeye layık olmadığını, ilişkilerin güvenli olmadığını veya iyi şeyleri hak etmediğini düşünebilir. Belki küçük kardeşi doğduktan sonra tüm ilgi kardeşe geçmiş ve bu çocuk ihmal edilmiştir. Ya da ailede sürekli güvensiz bir ortam olabilir. Maddi sıkıntılar yaşanmış olabilir veya arkadaşlık ilişkileri veya okul hayatında sürekli dışlanmış veya zorbalığa uğramış olabilir. Bu tür yaşam olayları, bireylerde bilinç dışı bir şekilde “ben iyi şeyleri hak etmiyorum” inancını geliştirebilir. Bu inanç, kişinin hayata bu gözlükle bakmasına yol açar. Kişi, insanları kolayca kullanabilir veya tam tersine, kimseyle derin bir bağ kurmamak için çok katı duvarlar örebilir. Kendini beğenmeyebilir veya kendini beğenmek için sürekli yüksek standartlar belirler, ancak bunun getirdiği tatmin kısa vadeli olabilir. Hayır diyemez, kendini ifade edemez veya bu tür davranışlar sonunda şikayetçi bir kişiye dönüşebilir ve bu da insanları kendinden uzaklaştırabilir. Maalesef, “iyi şeyleri hak etmiyorum” veya “ben sevilmeye layık biri değilim” inancını geliştiren biri, bu inancın gerçekliğe dönüşmesine neden olabilir. Bu kişi, değeri bilinmeyen ve güvenli ilişkiler kuramayan biri olabilir. Bu, farkında olarak veya olmayarak sürekli kendini sabote etmeye yol açar.
Çözüm Yolları
Kendini sabote etmekten nasıl vazgeçilebilir?
1. Açık İletişim: Kendini sabote eden biriyseniz, duygularınızı ve düşüncelerinizi ifade etmekte zorluk çekebilirsiniz. İçinizden fırtınalar kopsa bile sessiz kalabilir, konuyu değiştirebilir veya özür dileyen kişi olabilirsiniz. Bu kısa vadede huzursuzluğu önleyebilir, ancak uzun vadede bu yaklaşım size ve ilişkinize zarar verebilir. Söylemedikleriniz birikir, ilişkiden soğuyabilir ve sonunda patlama yaşanabilir. Zamanında ifade ettiğinizde, yanlış anlaşılmalar düzeltilebilir ve ihtiyaçlarınız karşılanabilir. İletişim kurmak zor olabilir, ancak insanlar düşündüğünüz kadar kötü bir tepki vermeyebilir. Kendinizi ifade etmenin avantajları, dezavantajlarına kıyasla çok daha fazladır.
2. Güvenmeye Şans Verin: Kendini sabote eden biri olarak, ilişkilerin güvensiz olduğunu ve kendinizin sevilmeye layık biri olmadığını kanıtlamaya çalışıyor olabilirsiniz. Gerçekten objektif olarak bakarak, partnerinizin güvenilir olduğunu gösteren davranışları mı yoksa güvenilir olmadığını gösteren davranışları mı daha fazla olduğunu değerlendirin. Güvenilir olduğunu gösteren özellikleri daha çok hatırlamaya çalışın ve göz ardı etmeyin. Zihniniz, acıyı önlemek için olumsuz deneyimlere odaklanabilir. Resmin tamamını görmek ve olumlu kanıtları da göz önünde bulundurmak önemlidir. Güvenmeye şans vermek, iç sesinizi yönetmenin yanı sıra kontrol davranışlarını da bırakmayı içerir.
3. Kontrolü Elden Bırak: Kendini sabote eden kişiler genellikle hem ilişkiyi hem de kendilerini istemsizce kontrol ederler. İlişkideki kontrol davranışları, “En son ne zaman mesaj attı? Şu an nerede? Kiminle? Benden soğudu mu? Hala beni seviyor mu? Kimleri takip ediyor?” gibi düşüncelerle kendini gösterir. Elinizde somut ve güçlü kanıtlar olmaksızın bu tür düşünceleri yaşarsınız. Kendinizi kontrol etme şekli de dış görünüşünüzü, davranışlarınızı sürekli olarak daha çok sevilmek veya ilgi görmek için kontrol etmeyi içerebilir. Kontrol davranışları kısa vadede huzuru sağlayabilir, ancak uzun vadede güveninizi azaltır. Küçük adımlarla başlayarak kontrolü elden bırakmak önemlidir. Örneğin, günde 5 kez onay ihtiyacı duyuyorsanız, bunu 4’e düşürerek başlayabilirsiniz. Yapamadığınız durumlarda kendinize yüklenmeyin, kaldığınız yerden pes etmeden devam edin.
4. Olduğun Halinle Kendin Olmaya İzin Ver: Kendini sabote eden biriyseniz, ilişkide kendi benliğinize yer vermiyor olabilirsiniz. Sürekli olarak karşınızdaki kişinin sevdiği şeylere, düşüncelere ayak uydurmaya çalışabilirsiniz. Bu, kısa vadede kabul görmenizi sağlayabilir, ancak uzun vadede yıpratıcı olabilir. Kendinizi sürekli öteleyip ihmal edebilirsiniz. Bu, kendinizi yormaya ve gerçek benliğinizi bastırmaya yol açabilir. Kendinizle barışık olun ve kendinizi olduğunuz haliyle ifade etmeye izin verin. Sevilebilmek için kendinize şartlar koymanıza gerek yok; sizi seven biri sizi her halinizle sevecektir.
5. Ya Siyah Ya da Beyaz Düşünce Yapısını Değiştirin: Hayat genellikle siyah ve beyaz arasında değildir. Hiç kimse veya hiçbir ilişki mükemmel veya kusursuz değildir. Mükemmellik doğanın kendisine aykırıdır. Doğada hem yaşam hem ölüm, hem iyilik hem kötülük vardır. Kendinizden veya ilişkilerden gerçekçi olmayan beklentileriniz olabilir. Bir tartışma oldu diye ilişkinin sonlanacağı düşüncesine kapılabilirsiniz. Oysa bazı tartışmalar, uzun vadede ilişkinin bağını güçlendirebilir. “Ya siyah ya da beyaz” düşüncesinden çıkıp gri tonlarına da yer vermek, sizi daha esnek biri yapar ve hayatınızı kolaylaştırır.
Kendini sabote etmek, genellikle derin kökleri olan bir süreçtir ve bu değişimi gerçekleştirmek zaman alabilir.
Ancak bu adımları takip ederek içsel gücünüzü bulabilir ve sağlıklı, tatmin edici ilişkiler kurabilirsiniz. Değişim bir süreçtir ve bu süreçte küçük adımlar büyük farklar yaratabilir. Zaman içinde, düşünce kalıplarınızı fark etmek, olumsuz düşüncelerle başa çıkmak ve daha esnek bir bakış açısı geliştirmek kendini sabote etme eğilimini azaltabilir. Eğer daha fazla yardıma ihtiyaç duyuyorsanız, bir uzmandan profesyonel destek almayı düşünmek de önemlidir.
Podcast Önerisi: ”Kendini Sabote Etmeyi Bırakmanın Yolları”
Umarım bu yazı sizin için faydalı olmuştur.
Yorumlarınızı paylaşabilirsiniz.